Sunday, October 08, 2006

KÜÇÜK KUŞ

Ben o minik kuşu gördüğümde yolcu koltuğunda oturduğum nadir anlardandı. Ancak o zamanlar etrafıma rahatça bakabiliyorum. Kuş olduğu yerde hiç kıpırdamadan, kanat çırpmadan duruyordu ve pozisyonu hiç değişmiyordu. Önce şoke oldum. Olağanüstü bir durum gibi geldi. Sonra kuşların rüzgara karşı böyle bir yetenekleri olduğunu hatırladım. Rüzgarı kullanarak hiç güç sarf etmeden oldukları yerde durabiliyor veya yine kanat çırpmadan süzülebiliyorlardı. İşte o zaman kendimi, kendi şahsımda insanlığı düşündüm ve aşağıdakiler şekillendi.

Küçük Kuş

Havada öylece asılı duruyordu küçük kuş.
Rüzgara inat,
Benimle dalga geçercesine.
Diyordu ki sanki;
Bak ben!! Şu küçücük ben bile,
Becerebiliyorum uyum içinde olmayı,
Kendimden daha güçlü ve daha büyük ile.
Peki ya sen?!
Yaratıkların en akıllısı geçinen!
Ya sen, benim gibi uçabiliyor musun?!
...ve benim gibi rüzgara karşı durabiliyor musun,
Rüzgara rağmen?!

02 Mayis 03

No comments: